YÖRESEL GELENEKLERİMİZ

YÖRESEL GELENEKLERİMİZ "Artvin’de Düğün"

Bu haber 17721 kez okunmuş ve görüntülenmiştir.

Karadeniz’in en yeşil memleketi Artvin; geleneksel yaşamı günümüzde de sürdüren nadide illerimizden biridir. Kendine has geleneklerini düğün dernek adetlerinde de sürdürmektedir.

Kız isteme:

Kız isteyecek kişilere “elçi” denmektedir. Elçiler yörenin hatırı sayılır kişilerinden seçilir. Kız tarafı gelenleri hoş karşılar. Bunun tersi ayıp sayılır. Kız verilmese bile elçi ağırlanmalıdır.

Elçi tarafından konu “Allah’ın emri Peygamberin kavli” sözleriyle açılır. Kız tarafı düşünmek için müddet ister. Verecek olsa bile ilk gelişte “evet” demez. İkinci ya da sonraki gelişlerde eğer verecekse “evet” der.

Nişan:

Söz verildikten sonra nişan töreni için gün belirlenir. Her iki taraf yakınlarını çağırırlar. Belirlen günde nişan yüzükleri takılır. Aileler ve yakınları gelin ve damat adaylarına çeşitli takılar sunarlar.

Erkek tarafının kız tarafı ailesinin kişilerine getirdiği çoğu giysi türünden hediyeler sunulur. Bu hediyelere “yolluk” denir. Nişan törenini bazı aileler kız ile erkeği yan yana getirmeden yaparlar. Buna “kah nişan” denir. Bazı aileler ise kız ile erkeği yan yana getirerek yaparlar buna da “açık nişan” denir. Eskiden hemen bütün düğünlerde kız tarafı erkek tarafından başlık parası almaktaysa da bugün bu adet kalmamıştır.

Düğün:

Düğün günü iki aile tarafından kararlaştırılır. Buna “kesim kesme” denir. Düğün günü olarak eskiden halkın “cuma akşamı” dediği Perşembe günü tercih edilirdi. Düğünler köylerde evlerde açık havada yapıldığı gibi ilçe merkezlerindeki salonlarda da yapılmaktadır. Düğün gününden önceki akşam kız tarafında evlenecek kızın akrabaları ve arkadaşları toplanarak “kına gecesi” yaparlar. Bazen kına gecesinde oğlan yengesi de bulunur.

Düğün günü sabahı erkek tarafından davet edilmiş olan ve kendilerine “makar” adı verilen davetliler erkek evinde toplanırlar. Makar grubu yanına “oğlan yengesini sağdıç denilen düğün sorumlusunu ve damat adayını (bazen damat götürülmez) da alarak kız evine gider. Eskiden düğünlere atlarla gidilirse de şimdi bunun yerini motorlu araçlar almıştır. İki taraf da köy içinde ise yaya olarak da gidilebilmektedir.

Kız tarafı makar grubunu sağdıcı ve yengeyi karşılayarak ağırlar. Kahve ve yemek ikram edilir. Bu sırada davul-zurna ya da başka çalgılarla oyunlar oynanır çeşitli eğlenceler yapılır.

Kadınların oturduğu odada gelin hazırlanır. Bu arada erkek yengesi gelinin başı üstünde bir tepsi pastayı keserek ortadakilere ikram eder.

Gelin hazırlanırken gereken malzemenin (kolonya tarak bıçak kemer eşarp vb) erkek yengesi tarafından sağlanması zorunludur. Bu arada yengeye şaka amaçlı bazı zorluklar çıkarılır. Hazırlanan gelin odadan çıkarılırken yakın bir kimsesi tarafından kapı tutularak bahşiş alınır. Bu arada sağdıç tarafından orada bulunanların üzerine şeker bozuk para vb. atılır. Vedalaşmadan sonra gelin oğlan yengesi ve kız yengesinin arasında olmak üzere atlara ya da arabalara binilerek erkek tarafına doğru yola çıkılır.

Bu sırada makar kapının önüne toplanmıştır ve davul-zurna “gelin ağlatma” adı verilen havayı çalmaktadır. Kız anası ve yakınları bu yanık havayı dinleyince kendilerini tutamaz ağlamaya başlarlar.

Gelin köyden çıkarılırken genellikle delikanlılar gelin alayının önüne çeper veya ip gererek sağdıçtan bahşiş alırlar. Yine gelin alayının önünde güreş tutularak bahşiş alınır. Bu bahşiş “koç parası” adı ile köyün delikanlılarına verilir.

ETİKETLER :

ÖNERİLEN HABERLER

TV+ BANNER AKBANK Arhavi Çay Bisse Erkek Giyim Turkcell
30.Ağustos-3 30 Ağustos-2 30 Ağustos-1