Yaptığı iş her ne olursa olsun, her yaptığına değer katan, toplumlara fayda sağlayan ve ilham kaynağı olan insanlar vardır. Hopa Müzesinin olma sebebi olan, Hopa'ya kültürel açıdan değer katan gerçek Artvin sevdalısı ve gerçek Hopa'lı Ulvi Sinan Dişli

Ulvi Sinan Dişli yaşam hikâyesini kendi ağzından öyle akıcı, dinamik ve içten anlatıyor ki saatlerce dinleseniz bıkkınlık duyulacak gibi değil.  Dişli 10 yaşındayken babası iş için Almanya’ya gider. Bu durum çocuk Ulvi için kabul edilemez ağırlıktadır. Babasını limandan uğurlayıp eve döner ve hıçkırarak saatlerce ağlar.

  
Bu duruma çok üzülen annesi, evde sessizce duran eski sandığa yönelir. Sandıkta, aile için çok önemli olan dededen kalma tüfek saklıdır. Annesi bu tüfeği çocuk Ulvi’ye verir ve işte o anda küçük yüreğe antika sevgisinin ilk ateşi düşer  
Yıllar geçer ve  Ulvi büyür. 18 yaşında Almanya’ya gitmek için çok sevdiği Hopa’sından ayrılırken baba topraklarına bir daha bakar ve o lafı söyler: “Hopam ben senden nasıl kopam”. İşte bu cümle genç Ulvi Sinan’ın memleketine tekrar döneceğinin, kültürel değerlerine sıkı sıkıya bağlılığının en belirgin işaretidir.

 
45 yılını yurtdışında geçirip Hopa'ya dönen Ulvi Sinan Dişli bu süreçte Hopa'yı unutmamış olan bir Hopa sevdalısı. Ve bu süreçte gerek yurtdışında olsun gerekse yurtiçindeki bütün antikacıları dolaşıp antikalar satın almış. Ulvi beyin bu tutkusu gurbet dönüşünde Hopa'ya bir müze açmakla mutlu sona kavuşmuş. Kavakdibindeki eski ve metruk bina belediye tarafından restore edilerek kullanılır hale getirilmiş.  2017 yılında Hopa Müzesi ziyaretçilere açılmış

. 
Ulvi Bey'in müzesinde 5 binden fazla eşya sergileniyor. Müzede Hopahalkının kullandığı ve yapmış olduğu ürünlere yer veriliyor. Ulvi Sinan Dişli  eşyaların sadece %10’unun bağış, %3’ünün  hibe edenlerden oluştuğunu ifade ediyor.

  
Sonuç olarak müzedeki her eşyanın bir hikâyesi var. Ulvi Bey de bu ilginç anıya sahip eşyaları müzenin en güzel yerinde sergiliyor.Ve müzenin aynı zamanda bir kültür evi olduğunu özellikle vurguluyor.

  
Tarihine, kültürüne ve yöresine böylesi sahip çıkan bu güzel insana tüm Artvinliler olarak  sonsuz şükran ve gönülden sevgilerimizi iletmeyi bir borç biliyoruz. Ulvi Sinan Dişli'ye  içten ve kucak dolusu teşekkürlerimizle 

Araştırma : M.Sabri Dânâbaş

Genel Yayın Yönetmeni